Rusya Dışişleri Bakanlığı Ekonomik İşbirliği Departmanı Direktörü Dmitriy Biriçevskiy, Sputnik’e açıklamasında, halihazırda Rus doğalgazın Avrupa pazarındaki payının yüzde 15 civarında olduğunu ve bu hacmin büyük kısmının LNG’nin karşıladığını belirterek şöyle konuştu:
2023’te Rus LNG’nin Avrupa’daki en büyük alıcıları İspanya, Belçika, Fransa, Hollanda ve Yunanistan oldu. Şu anda AB yapılarında değerlendirilen ithalat ve transit yasağı, Avrupalı tüketiciler için de dahil olmak üzere hammadde fiyatlarında yeni bir artışa ve Avrupalı şirketler için ek maliyetlere yol açacak, uluslararası enerji güvenliğine yönelik yeni riskler yaratacak, ulaştırma ve lojistik koridorlarının işleyişini olumsuz etkileyecek. Yeni kısıtlamalar doğrudan onları uygulayanları etkileyecek.
Rusya yönetiminin etkili eylemleri sonucu hammadde tedarikinin Asya dahil küresel ekonomik büyümenin yeni merkezlerine yönlendirme fırsatını verdiği kaydeden Rus diplomat, bu deneyimin yeni yaptırımlara karşı koyma fırsatını verdiğini belirterek, “Batı’nın dayattığı engellere rağmen ortaklarımızla işbirliğini sürdürmenin karşılıklı olarak kabul edilebilir yollarını bulmak için düzenli olarak onlarla birlikte çalışıyoruz” dedi.
Fransız TotalEnergies şirketinin Rusya’daki Yamal LNG projesinde yer aldığını anımsatan Biriçevskiy, yasağın bu projeyi de kapsaması durumunda şirketin zor durumda kalacağı uyarısında bulunarak, “Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ülkemizle ilgili siyasallaştırılmış ve Rus düşmanı açıklamalarını sürekli duyuyoruz. Fransız yetkililerin, karar verirken şirketlerinin yaşayabileceği büyük maliyetlerden ve pazarın bir kısmını kaybetmesinden kaçınmak için ekonomik yarar ilkesini göz önünde bulunduracağını umuyoruz” ifadesini kullandı.
‘Batılı şirketlerin varlıklarının millileştirilmesi söz konusu değil’
Rusya’dan ayrılan şirketlerin ülkedeki işletmelerine kayyum atanması konusuna değinen Dışişleri Bakanlığı Ekonomik İşbirliği Departmanı Direktörü Biriçevskiy, sözlerini şöyle sürdürdü:
Söz konusu olan millileştirme değil, sadece geçici süreliğine yönetimin atanması. Getirilen önlemler mülkiyette bir değişiklik anlamına gelmiyor. Bu, Rusya tarafının, hasım ülkeler dahil yabancı yatırımlara yönelik sahip olduğu son derece sorumlu yaklaşımının bir teyidi. Batı ülkelerinden farklı olarak bir prensip olarak ve tutarlı şekilde ticari konuları siyasallaştırmıyoruz. Rusya pazarında kalan yabancı şirketlere, ülke yasalarına uymaları ve sosyal yükümlülüklerini yerine getirmeleri koşuluyla gerekli her türlü desteği sağlamaya hazırız.
